11 Nisan 2010 Pazar

Protesto(!): Galatasaray 4 - 1 Diyarbakırspor


Yazıklar olsun.

Başka söylenecek bir şey yok maalesef. Sözde Galatasaray taraftarı olan bu ua isminde toplanmış arkadaşlara yazıklar olsun. Hayatlarında anlamadıkları, bu kafayla anlayamayacakları kutsal simgeleri, Metin Oktay, 14 yıllık şampiyon olamama dönemi, ağzına alıp, Ali Sami Yen'de, kendi takımlarını ıslıklayan, rakip gol atınca alkışlayan, tezahürat yapmaya çalışanları yuhalayan, Jo'yu, Arda'yı bitiren adamlara yazıklar olsun. Defolup gitsinler o tribünlerden. Daha ağırını yazmak isterdim.

Protesto yapılabilir. Taraftar memnun değildir durumdan, takım kötüdür. Yapılır. Bu haktır. Bana göre Ali Sami Yen'de o armayı giymiş hiçbir oyuncuyu, suçu ne olursa olsun ıslıklamak, yuhalamak, küfretmek gibi saçmasapan işlere girilmemelidir. Takıma küsülecek yer orası değildir çünkü. Orası senin mahremindir, orası senin yuvandır. Sen orada tükürürsen, sana da tükürürler. Tüküreceklerdir de!

Jo yuhalanmış. Neymiş efendim? Yok alem yapmış, yok parti yapmış Sana ne ulan! Sana ne!? Sen kimsin lan!? Tek sorumlu Jo mu yahu!? Jo mu?! Arda'yı ıslıklıyorsun, yuhalıyorsun. Kaptanın o senin be. Ayıp be!

Neyse çok konuşmak istemiyorum çünkü hakikaten Rijkaard'ın bazı oyuncuların iplerini çektiği maç olmuştur bana göre. Önce kadroyu bir yazalım;

----------Aykut------------
Sabri---Neill--Hakan--Caner
----------Mehmet-----------
------Gio-----Elano--------
Keita------------------Arda
-----------Baros------------

Galatasaray'ın bu ilk 11'ini görünce hakikaten çok heyecanlandım. Zira devrime devam niteliğinde bir kadrodur bu. Belki yeterince tempo yapmadı Galatasaray fakat devrime devam edeceğimiz için galibiyet şarttı ve güzel bir oyunla galip geldi Galatasaray. Şimdi çıkacaktır yorumcular Diyarbakırspor top oynamadı, koşmadı diyecektir. Desinler. Ben olaya Galatasaray yönünden bakıyorum. Özellikle 1-0'dan sonraki oyunu merak ediyordum. Fakat Rijkaard'ın çektiği rest takıma Sivasspor maçının ilk yarısındaki oyun gibi yansımış. O maçta da iyi oynamıştı Galatasaray ilk yarı. Fakat Aykut'un da maç sonu dediği gibi Galatasaray psikolojik olarak deplasman korkusuna sahip olduğu için geri çekilip, sonunda golü yemişti Galatasaray.

Bu maç ise 1-0'dan sonra daha da iyi oynadı Galatasaray. Zaten Galatasaray ilk yarı 250 tane isabetli pas yaptı, yüzde 72 topla oynadı. Yani kısaca pas futboluna geri dönüş için ilk adımı çok başarılı şekilde attı Galatasaray. Maçın başında belli olmuştu zaten bu geri dönüş. Keita sağ, Arda sol çizgide. Savunma ortasaha çizgisinde, bekler sürekli hücumda, Elano ile Gio ise sürekli topu sağa sola dağıtmakta. Yani sene başındaki sisteme geri dönmüş oldu Galatasaray tekrar.

Bu niye geç oldu diyenlere ise Baros'u işaret edebilirim. Zira bu sistem, Baros ve onun stilinde oynayan oyuncularla oynanır. Baros çünkü takım savunmasına, takım hücumuna direkt etki edecek bir adamdır sistemde. Birincisi rakibin stoperlerinin ileri çıkmasını engeller yaptığı presle ve sürekli stoperler arasına koşu yaparak. İkincisi ise Baros takımı ileri taşır. Çünkü Baros topu almak için kanatlara çekildiğinde, topu direkt kaleye götürebilecek yeteneklere sahip bir oyuncudur. Zaten attığı 3. gol de bunun en basit örneğidir.

Baros geri dönüş yapınca, Galatasaray da neredeyse ilk tehlikeli atağında, bu sefer, golü bulunca taraftarın sözde protestosu takımın oyununu bozamadı. En azından takımın güveni sarsılmadı. Ve daha çok pas yapmaya, daha çok oyunu açmaya, daha çok topa sahip olmaya başladılar. Derken ikinci gol geldi. Sadece ikinci gol atıldığı için bile Diyarbakırspor bu maçın böyle olmasına izin verdi demiyorum. O pası Hakan Balta'nın yerine Servet oynasa atamazdı çünkü. Hakan müthiş bir top bıraktı Keita'ya. Tıpkı Neill'in, 3-0'lık Ankaragücü maçında Jo'nun attığı golde Keita'ya attığı pas gibi bir pas attı. Keita müthiş bir orta daha yapıp işi bitirtti.

İşte devrim bu yüzden kaldığı yerden devam ediyor diyorum. Bu pas alelade bir pas değil çünkü. Bu pas savunmanın, hücumla bağlantısını perçinleyen bir pas. Neill'in yanına Hakan'ın gelişi derstir. Tüm takıma derstir. Top oynayacak çünkü bu takım. Servet'in iki top dikmesi, iki golü engelleyebilir çünkü. Bunu göstermiştir Rijkaard. Hakan Balta orada o pası atmasaydı, belki 2-0 olmayacaktı maç. Yani her top, her pas gol getirebilir. Topun değerini bil dersiydi Servet'e.

İkinci yarı ise 5 dakika içinde 2 gol buldu Galatasaray ve motoru durdurdu. Zira gerek kalmadı. İnanıyorum ki Rijkaard da takımını biraz daha rölanti oynatmıştır. Zira böyle skorlarda Barcelona'dayken de rakibin üstüne gitmeyi bırakan bir teknik direktördü Rijkaard. Yani rakibe saygı duydu her zaman Rijkaard. Bunu da bugün devam etti.

Galatasaray skoru yakaladıktan sonra kendi açımdan Emre'yi bekledim ki Rijkaard'da genç oyuncuları kazanma konusunda uzman olduğunu tekrar gösterdi, doğru zamanda, doğru maçta oyuna soktu. Zaten Emre'de attığı 2 müthiş pas ve çektiği 4 şut ile kendine güvenenleri yanıltmadı. Bu sene ilk 11'e girmesini zor görüyorum. Fakat seneye, özellikle ligin ikinci yarısı muhteşem bir Emre izlemeye başlayacağımızı düşünüyorum. Fizik olarak da kendini çok geliştirmiş. Sene başındaki gibi cılız durmuyor sahada. Daha güvenli basıyor yere ayağını fakat daha tam değil tabii ki. Daha zamanı var. Bu yüzden böyle 30 dakika, 45 dakika, gerekirse bazı maçlarda ilk 11 oynayarak takıma, lige, atmosfere alıştırılması gerekir.

Bir diğer konuşulması gereken oyuncu ise Gio bana göre. Önce "Fos Santos" dediler, daha sonra açık alan oyuncusu dediler. Fakat Gio hakikaten Türkiye'deki çok başka oyunculardan biridir. Bunu da her maç daha fazla ispat etmekte. Bugünkü iç/ekstra hücumcu performansı da hakikaten önemlidir. Neill'in golünde de asisti yapmıştır zaten. Fakat bu performansın Türk basınına yansıması için gol atması gerekmektedir maalesef. Çok önemli bir kazançtır Galatasaray için. Bonservisi alınacaktır muhtemelen. Özellikle önümüzdeki seneler için müthiş bir gelir getirebilir Galatasaray'a.

Diyarbakırspor'da ise sadece golü atan Bebbe'den bahsedebiliriz. Bunun sebebi attığı golden çok yaptığı akıllı baskılar. Sabri'nin ve Ayhan'ın pasını kesmesi bana göre oyunun sürekli içinde olduğunun kanıtı. Özellikle ikinci yarı onun bu hırsıyla golü buldu Diyarbakırspor. Tabii ki Galatasaray'ın rölanti oynamasının etkisi var fakat Bebbe'nin skora rağmen yaptığı hırs takımına gol kazandırdı.

Son olarak Rijkaard'a dönelim;

Bana göre kesinlikle çok uzun yıllar bu takımda kalmalı. Siz deyin 3, ben diyeyim 5 yıl bu takımda kalsın. Zira müthiş bir teknik direktör. Müthiş bir adam. Bu sene yaptığı tek hata, biraz zorunluluktan da olsa, sisteminden taviz vermesiydi. Evet zorunluluktan oldu. Evet Baros'un eksikliği bu sisteme vurulmuş en büyük darbelerden biri. Fakat kendisinin dediği, benim burada yazdığım gibi 3 puan her şey demek değildi. Sistemden hiç vazgeçmemeliydik.

Taraftara yazıklar olsun.
Futbolculara sevgiler, Rijkaard'a saygılar olsun.

12 yorum:

Adsız dedi ki...

verilen tepki normaldi,Ardanın çıkarken bir kısım tarafından ıslıklanması abartı olabilir.Sonuçta oyuncular medyada işleriyle yer almalılar,başka şeylerle değil.Jo nun ıslıklanması yerindeydi.

Plaseyi Hanri Gibi Vuruyorum dedi ki...

Kusura bakmayın ama kendi takımını protesto ederken rakibe tezahürat yapıp, maça motive eden tepkiye ben haklıydı diyemiyorum.

Atilla Çelik dedi ki...

Böyle taraftara böyle tarak. Hiç kusura bakmasınlar da oyuna giren oyuncuyu sürekli ıslıklarsan süper mi oynayacak? Bitirirsin iyice adamı. Protesto elbette olur ama sözde armaya yakışan protesto bu değildir. Olsa olsa şerefsizliğe yakışan bir protestodur. Maçın skoru belli aslında:

GS:4 - Diyarbakır: 1 - GS Önemli Bir Taraftar Topluluğu:0

Sizin gibi akıl sahiplerine şampiyonluk bile fazla. Hak ettiğinizi bulursunuz bu kafayla. Skibbe'nin ahı daha kalkmaz üzerinizden.

jt dedi ki...

14 yılları gorduk boyle ruhsuz gormedık dıyorlar ama o 14 yılda sızın gıbı taraftarda yoktu mıdem bulandı taraftardan sankı kendıler cok ıyı fener macında mal gıbı oturdular yonetımı de protesto etmek lazım bedava bılet dagıtmasın bonus kartı olmayana bılet satılmasın taraftar kalıtesı yukarılara cekılsın fındık beyınlıler trıbunlerı doldurmasın

Adsız dedi ki...

Hem liselileri eleştirirsiniz,bize üstten bakıyor diye,hem onların yaptığından binkatını yaparsınız.Evet siz,fındık beyinliler girmesin bla bla...

Arda'ya yapılan hariç herşeyiyle haklı bir protestoydu.bonus kılıklı ayyaş herif ne oynamış,ya da ne oynamak istiyor,yok golü atıcakmış,yok adamı bitirirmiş..

Sizler (jo'nun eleştirilmesini,prtesto edilmesini,yuhalanmasını eleştiren sizler) sırf alemci,disiplinsiz diye lincoln'ü itin götüne sokup kovduran da sizlersiniz.bu ne perhiz demezler mi adama?

bir de futbol analizi var ki evlere şenlik...Ayağa pas,devrimin devamı.Ligin en isabetli pas atan takımı,çok eleştirdiğiniz daum'un takımı beyler.İtin götüne soktuğunuz emre,alex,topuz,baroni..bunlar iş yapıyor.Bizim elano denen ... tek yaptığı geriye gelmek topu neill ile balta'ya vermek.

neyin devrimi beyler,saçma sapan konuşmayın.

rijkaard'ın esas problemi,oyunu kanatlara çok açması.Şöyle diyim,top keitadayken arda sahada yok,oyunda yok,top ardadayken de keita yok..Barca'da da böyleydi bu durum.Ronaldinho,giuly..Bunlar bireysel iş yapardı.barca asla ve asla guardiola dönemindeki futbolunu oynayamazdı.Çünkü oyuncular nerede durcaklarını bilemezlerdi.
galatasaray sene başında bireysel yeteneklerle iş yapınca herkes övdü ama takke düştü kel göründü.

rijkaard'ın yaptığının devrimle uzaktan yakından alakası yok.Skibbe dönemindeki futbol bundan on kat daha iyiydi.orda da az çalışmaktan dolayı kondüsyon düşüktü.Rijkaard'da bu yok sadece.

Neyse zaten futbol analizinden gs fanatiği,ünlü futbolcu hastası,iki transferle ''bu sene uefayı alırız hacu'' tribinde bir adamın yazdığı belli bu blogu.Okumaya değmez,yazmaya hiç değmez.

Plaseyi Hanri Gibi Vuruyorum dedi ki...

He canım, he gülüm. Öyle.

Back of the Post dedi ki...

Aynen barcelona bireysel yeteneklerle Rijkaard döneminde kupaları aldı. Real Madrid'de, Man Utd.'de falan yoktu öyle oyuncular. Bilmiyorlardı nerede duracaklarını ama işte Ronaldinho, Guily falan über adamlar canım yetiyor. Olay basitmiş ya ne güzel çözmüşsün adsız arkadaş. Taraftara laf etmiyoruz canım eder miyiz hiç? Oley çektirsin onlar 1000 tane Fener'liye Ali Sami Yen'de. Yarım saat Fener tezahuratı dinleyelim. Onlar bağırmaya çalışan numaralıyı ıslıklasınlar. Onlar Arda'nın herkes üzerine gelmesi yetmiyormuş gibi sevgilisine kadar laf söylesinler. Yazıklar olsun başka hiçbirşey demiyorum. Bu kafayla devam. Aynen devam. Protesto böyle olmaz bilesiniz. Protesto ilk 5 dakka'daki gibi olur, sessiz kalmayla olur, kısmen roma taraftarı gibi olur ama böyle olmaz. Ama biz haksısız. Seeeen varya seeen hadi hep birlikte..

Plaseyi Hanri Gibi Vuruyorum dedi ki...

E herhalde. Zidane falan topçu mu ki Real şampiyon olsun. Tarihin gördüğü en iyi Arsenal takım değildi ki CL finalinde 2 adam sayesinde yendiler. Rijkaard yerine Kamer Genç olsa bile o takım kupayı alırdı. Düşün bak. Alırdı abi!

Adsız dedi ki...

Protesto sonuna kadar haklıydı,Ardaya yapılan da dahil. Neymiş,fenerbahçe maçında sakat sakat girmişmiş...girdi de ne oldu,takımı sahada on kişi bıraktı. asıl sakatken oynamak isteyip takımı eksik bırakmak değil,oynamamak takıma katkı yapmaktır.Ayrıca Özhan başkanın cenazesine katılmak yerine selenanın ödül törenine giden birisinden bahsediyoruz.Bize yıldız diye şişirilen,şiştikçe kilo alan,sahada iki adım atamayan,maç sonu takım kaptanı olarak takım otobüsüyle gitmesi gerekirken kendi özel minübüsüne binip staddan ayrılan,yeteneklerinin üstüne en ufak bişey ekleyemeyen,kendisini geliştiremeyen Arda Turandan bahsediyoruz. Arda dünyada milyonlarca insandan sadece birisine nasip olacak bir şansa sahip,GALATASARAY forması giyiyor ve bu büyük Armanın kaptanlığını yapıyor.Bunun bilincinde olmalı ve ona göre hareket etmeli.Heryerde çıkıp ukala ve şımarık,kendini beğenmiş tavırlarla konusarak değil, Galatasaray kültürüyle,ağır başlılığıyla örnek olmalı.Siz hiç Hakan Şükürün, Bülent Korkmazın gençliklerinde bile böyle tavırları olduğunu gördünüz mü????Herkes aklını başına alacak... Biz taraftar olarak yemeyip içmeyip maça bilet alıyorsak,forma alıyorsak,saatler öncesinden stada gidip canımız çıkana kadar bağırıyorsak,bunu birtek GALATASARAY sevgisi için yapıyoruz ve ömrüm yettiği sürece de yapacağım.Ama bizler bunları yaparken,sahada bizimle aynı ruhu taşıyan oyuncular görmek istiyoruz.Bu protesto kötü sonuçlar için,kötü futbol için,derbi mağlubiyeti için veya kaçan şampiyonluk için değildi, bu protesto bazılarının unuttuğu Galatasaray Ruhunun ne demek olduğunu hatırlatmak içindi.Ve maç sonrası yapılan açıklamalardan da görüyoruz ki amacına ulaşan bir protesto olmuştur.Tabi sen ve senin gibi yorum yazanların bunu anlayacak kapasitede olmadığı apaçık ortada,sana da kızmıyorum belli ki kapasiten bu kadar. Son olarak, elbette takımımızı ve kaptanımızı çok seviyoruz,bunu senden öğrenecek değiliz.ve bu yapılan da hem takımın hem kendisinin iyiliği içindi.ama burası Galatasaray,Baba Gündüzün dediği gibi,Galatasaray bir his takımıdır.... Bu hissi yaşamayanların ve bu protestonun anlamını kavrayamayanların burada işi yoktur....

Plaseyi Hanri Gibi Vuruyorum dedi ki...

Bak Adsız kardeşim,

Protestoya ben karşı değilim. Yapılabilir, haktır. Ben yapmam, böylesini yapana da zerre saygı duymam, Galatasaray etiğiyle, öğretisiyle bir tutmam.

Takımdan memnun olmayabilirsin, takımdan hoşnut olmayabilirsin, eleştirmek istersin, sesini çıkarmak istersin. Hepsine eyvallah. Ama bunu kendi sahanda, kendi takım kaptanını, kendi oyuncunu sağlayarak yaparsan kusura bakma ama o çok bahsettiğiniz ruhtan bihaber olmuşsun demektir.

Protesto'nun amacı iyi niyetli olabilir. Fakat uygulanış rezalettir. Bunu kabul et veya etme umrumda değil. Çünkü ben kimsenin kafasına bir şeyler oturtacak değilim. Benim Galatasaraylılık anlayışım budur. Takımın mahremiyetinde takıma kalleşlik yapılmaz. Gider 5-6 kişi kulübe. Kaptanla konuşur derdini anlatır. Dünyanın her yerinde, her kulübünde olan bir durumdur bu. Takım ile tribünü birbirine daha çok bağlar üstelik.

Fakat dünyanın hiçbir yerinde takımına destek vermek isteyen ıslıklanmaz. Bunu da senin kapasiten algılayamaz sanırım.

Galatasaraylılığı bana öğretmek senin haddin değil.

Hele Arda'ya öğretmek o tribündekilerin haddi hiç değil. Hasan'ın kafasına laptop atan, Bülent Korkmaz'a istifa diye bağıran, Necati'yi yumruklayan, Gerets'in üzerine yürüyen, Hagi'ye hırsız diye bağıran taraftar gelip buraya Baba Gündüz'den örnekler vermesin, hele hele Metin Oktay'ın adını hiç ağzına almasın.

Eyvallah.

Adsız dedi ki...

Son kez yazıyorum.Ben ardaya yapılanları eleştirdim.(ona yapılan hariç haklıydı) dedim protesto.
İkinci kere yazı yazan ben değilim bu arada.İkinci adsız değilim yani.

Rijkaard dönemindeki barca ile pep dönemindeki barcayı bir tutuyorsanız.Aferin derim size.
Tarihin en iyi arsenalini,almunia denen ne idüğü belirsiz gerizekalı sayesinde eledi barca.Maçı hatırlarsanız ne demek istediğimi anlarsınız.bir de larsson'a dua etsin yatsın kalksın.

rijkaard dönemindeki barca,rezaletti,iğrençti demiyorum.
Peple kıyaslanamaz diyorum.Şimdiki topsuz alan oyununun yarısı ancak vardı.Toplu oyundaysa şimdiki gibi göbeği çok iyi kullanan bir takım yerine kanattan bireysel oynayan bir takım vardı.Diyorum.

gelelim protesto geyiğine,liselileri eleştiriyorsunuz,aynısını yapıyorsunuz.(aynı şekilde insanları hakir görmeler)

fener seyircisine oranla tabiki ezik bir taraftar profilimiz var.Tek bildikleri lalalalalay layyy,saldır gassaray demek.Bunu biliyorum.aynı şekilde yıllardır samiyen'e gitmememin baş nedenidir o salak ultraslan denen özenti grup.

Neyse bunlar mesele değil,Mesele; bu son yapılan şey yıllarca samiyen'de yapılan en doğru şeylerden biridir.Tabiki arda meselesi hariç.

Bu yapılan şey,jo gibi ruhsuz ama yetenekli totoşları bundan sonra transfer ettirmeyecek baş sebep olacaktır.
bundan sonra haldun,polat transfer yaparken,alemci,kariyeri düşüşteki yıldız eskileri yerine,gelecek vaadeden fiziken kuvvetli adamlar transfer eder.Yok etmez ise zaten bu kafa ile adnan öztürk gibi ne idüğü belirsiz adama karşı bile kaybederler seçimi.

Bir de haftaya manisa maçı var.Onlar zor gol yiyen bir ekip,bakalım anlattığın ''devrim'' orda da devam edicek mi?Ayağa pas devrimi.İlerdeki üçlünün ampule yattığı,geridekilerin kafalarına göre alan daraltıp,kafalarına göre pres yaptığı,4 3 3 deki uzak forvet kavramını yerle bir eden,topu her alanın pozisyon yaratabilmesi için en az 1 kişiyi çalımlamak zorunda kaldığı devrim.
paralarını alamayan,defans kavramından bir haber takıma 4 attık,inşallah ben yanılırım da manisa'ya karşı cidden güzel oynarız.

Plaseyi Hanri Gibi Vuruyorum dedi ki...

Daha fazla protesto hakkında bir şey demiyorum. Fakat ben Galatasaray'a zarar verenlere saygı duymam. Bunun liseli, lisesiz olayı yok. Bu birincisi. Destek verdiğim isim de bellidir.

Diğerine gelirsek, yani oyun anlamında dediğine, ben hiç bir zaman Barça gibi oynadığımızı yazmadım. O futbolun temel kavramları vardır. Topa sahip olma, oyunu geniş alana yayma, defans ile forvet arasını mümkün olduğu kadar yakınlaştırma vs. vs.

Barça bugünkü oyununa 8 senede ulaştı. Rijkaard'la başladı, Guardiola ile bu hale geldi. Ben demiyorum bunu. Laporta, Guardiola, Messi çıkıp söylüyor. Sadece Türkiye'de Rijkaard küçümseniyor. Takımı kuran Rijkaard. Ayrıca Xavi, Iniesta, Messi, Pique, Puyol, Pedro, Busquets vs. vs. bu adamlar, o sistemi 13-14 yaşında öğreniyorlar La Masia'da.

Sen gelip rezalet bir altyapısı olan ülkede 1 senede Barça'nın yaptıklarını yapmayı bekliyorsun. Ben de diyorum ki burada adamlara oyun öğretiliyor. Bir sene sürer, iki sene sürer bilemem. Fakat bu devrimdir. Altyapıda sadece topa kafa vurup, ileri uzun top atan defans oyuncularının kafasına vura vura topu yere indirmeyi öğretmek devrimdir.

Beğenirsin veya beğenmezsin bu oyunu. Onu bilemem. Sadece 1 senede bu oyun için bazı temel kuralları yapmaya çalışan bir takımla dalga geçmek komiktir. Çok komiktir.

Futboldan, sosyal etkenlerden bir haber olmaktır.

Son kez yaz veya yazma sen bilirsin. İyi günler dilerim.

Eyvallah.