9 Kasım 2010 Salı

Spor Toto Hayaller Ligi


Türkiye'de takımlar gerçeklerle değil, hayallerle yönetildiği sürece bu lig, böyle yoğrulmaya devam edecektir.

Biri çıkar, "En iyi yerliler Galatasaray'da!" der, öteki "Fenerbahçe'deki oyuncular dünyanın en iyi futbolcuları gibi davranmak zorundadırlar." der vs. vs. bir ton örnek var. Bu gazı alan bizler de Sarp pas veremeyince, Bilica sıçınca bu nasıl teknik direktöre getiririz işi.

Rijkaard'ı getirirsin, önüne rezil kadro koyarsın, taraftar çıkar madem oynayamıyoruz Rijkaard efendi sistemini değiştirsin der. Hayır efendim. Öyle bir olay yok. Dünyanın neresinde görülmüş böyle şey. Bir teknik direktör getiriyorsan ya kadronu teknik direktörüne göre şekillendireceksin ya da kadrona göre teknik direktör getireceksin. Senin 3 yılda ortasahaya yaptığın tek adam akıllı transfer Cana'ysa, Skibbe'nin, Rijkaard'ın biraz bile suçu yoktur bu konuda. Savunmayı ileri kurmayı seven teknik direktörlerle çalışıyorsun, bir tane hızlı stoper almayı akıl edemiyorsun. Kanat oyuncuların Arda, Kewell; yedekleri Aydın, Yaser falan filan. Ulan bu kadar uçurum olur mu arada? Hangi takımda görülmüş bu kadar kalite farkı. Tüm adamların sağlamsa 10 oynuyorsun, bir iki tanesi eksik olunca takımın kalitesi 4'e düşüyor. Sonra vay efendim x suçlu, x değişsin hayat bayram olur diyorsun.

Şimdi hagi geldi mesela. Adama 3. haftadan işini öğretmeye çalışıyorlar. Yok çift forvet oynasın, yok şöyle yapsın. Lan senin tek forvetin bile yok ki iki forveti çok iyi olmak zorunda olan bir sistemi oynasın diye ısrar ediyorsun. Kanat oyuncun yok, göbeğinde Cana'dan başka adam yok. 4-4-2 oynatsın, korkaklık yapmasın diyorsun. Bu hayallere kapılmanın sonucudur başka bir şey değil.

Stoperler alan kapatmayı bilmez, Schuster'in defans yapısı rezil derler. Adam stoperleri pozisyon vermesinler diye geri çeker, hani bu takım hücum oynayacaktı derler. Lan bir kere de oyuncunu, altyapı sorumlularını eleştirsene. Arda'nın kendi açıklamasıdır; "4-4-2'yi milli takımda öğrendim." dedi adam. 23 yaşında ve 4-4-2'yi yeni öğreniyor. Böyle yetiştiriyoruz zaten adamları. Stoper misin, kafa vur, topu taca at. Ama halbuki son 10 yıldır böyle değil stoper olmak. Oyuna katılmak, düzgün pas atmak, takım hücuma çıktığında takımın boyunu düzgün olarak kısaltmak, alan kapatmayı becermek hep stoperin işi. Beynini kullanmayı yasaklıyoruz stoperlere. Sonra Servet gibi götü kalkık canavarlar yaratıyoruz.

Ortasahaya sadece adam geçmeyi, forvete sadece şut çekmeyi gösterirsen böyle göt olur kalır takımlar. Kadrona göre adam getireceksin. Rijkaard, Schuster, Aragones, Del Bosque gibi adamlarla çalıştırmayacaksın bu futbolcuları. Adamlar dediklerini beceremeyen, sahada boşuna koşturup duran futbolcuları görünce deliriyorlar haliyle. Rijkaard'ın saçları simsiyahtı lan geldiğinde, Schuster kendinden geçmiş gibi açıklama yapıyor.

Tamam diyelim Rijkaard suçluydu, Schuster de suçlu diyelim. Babam kaç tane adam geldi gitti, futbolcular hep aynı. Hep mi bu adamlar suçlu? Skibbe Frankfurt'la döktürüyor. Adamın en pahalı transferi 1 milyon €'ya Gekas. Niye döktürüyor? Zira oynatacağı oyunu bilen oyuncular var kadrosunda. Yaser falan yok.

Türkiye'de, Süper Lig'de teknik direktör olmak dünyanın en zor mesleklerinden biridir. Cahil futbolcuların yanına bir de her boku bildiğini sanıp, ön libero çıkar forvet sok takım hücum yapsıncı aptal yorumcularla uğraşırsın. Hala 92392013 forvetle daha iyi hücum yapacağını zanneden adamlardır bunlar.

Neyse. Acıyorum lan bazı adamlara. Gelip hayatlarını mahvedip, gidiyorlar.

Hiç yorum yok: