8 Ekim 2010 Cuma

Almanya 3 - 0 Türkiye


İlk 11 tercihi, taktik dağılış vs. konuşmak ilk etapta çok önemli değil.

Şimdi önemli olan Arda Turan'ın yaşadığı sakatlıktır. Arda Turan bariz bir şekilde Türk futbolunun yarısıdır. Sorun da işte budur. Arda Avrupa'ya gidemez, Arda abartılıyor, Arda şu, Arda bu diyene kadar 2, bilemedin 3 tane daha böyle adam yetiştirmeyi düşünmediğimiz için bugün Almanya maçı böyle bitti. Arda olmadığı için değil yanlış anlamayın. Arda gibi 2-3 tane daha adam yetiştirmek yerine Arda'yı da yokettiğimiz için böyle bitti.

Maça dönelim;

Sahaya çıkan 11 mutlaka ki hem isimlerle, hem de mevkii tercihleriyle çok eleştirilecektir. Ben Hiddink'e güvenen biri olarak yaptığı seçimleri körü körüne eleştirmek yerine anlamayı deniyorum. Birincisi solbek Sabri. Benim için bu seçimin tek mantıklı açıklaması Almanya'nın müthiş hızlı kontralarına karşı bir önlem olmasıdır. Başka bir açıklaması yok. Peki Sabri ne yaptı? Sürekli içe kaçtı, yerini kaybetti vs. Kötü bir tercih olmuş. Olacağı belli miydi peki? Evet. İkinci tercih Özer. En son ne zaman Fenerbahçe'de 4-5 maç üstüste oynamış hiç bilmiyorum. Yeteneğine saygım ve inancım var fakat kendi takımında müthiş işler yapan, CL'de parlayan, formda, maç eksiği olmayan bir Volkan Şen kadroda bile yokken Özer'in ilk 11 başlaması hakikaten çok çok acı bir durum. Muhtemelen Hiddink, Arda'nın yokluğunda içe katedebilen, yaratıcı, top sürebilen, pasör bir adam olarak Özer'i düşündü. Özer'i doğru düzgün izlediğine bile şüpheliyim. Oğuz Çetin tavsiyesi gibi duruyor. Maç içinde de sıfırdı Özer. Hiçbir iş yapmadı ki bu da doğaldı. Üçüncü ve son tartışmalı 11 tercihi ise Hamit'in sol kanatta başlaması. Son zamanlarda Bayern'de böyle oynadığı için pek hatalı bulmuyorum. Zaten oynadığı yerde tekrar oynadı. Maç içinde bana göre nispeten fena değildi.

Maçtan puan çıkarmak için tek yapabileceğimiz iş vardı o da Almanya'nın 4-2-3-1'ini bozmak. Stoper ve içlere baskı yapıp, 3'lünün topla buluşmasını engellemek. Fakat biz oynamayı tercih etmek gibi büyük, kocaman bir hata yapınca aradaki kalite ve takım oyunu farkı çok öne çıktı. Çıkması doğaldı. Zira biz Almanya'ya karşı top oynayan bir ekip olmamız için her ayrıntıdan öte savunmamızın takımı ileri sürüklemesi önemli. İç için yeterli kalitede adamımız var. Nuri Dortmund'da Xavi gibi oynarken, burada yokolmasının sebebi kalitesizliği değil yani. Takım içi konular oyuncuların tam performansını vermesini müthiş şekilde engellemekte. Tıpkı Misimovic'in Galatasaray'da ipleri daha eline alamaması, Elano'nun bir türlü takıma adapte olamaması gibi. Bu adamlar mükemmel adamlar. Elano, biraz kendisinin de payı olsa da takımın genel yapısı itibariyle bu kadar silik kalmakta. Öte yandan geçen senenin son 10 maçlık periyodunda inanılmaz oynayan Emre'den eser yok bu sene. Yine sadece idare eder bir oyun oynamaya çalışınca sahada yokoldu gitti. Ne topla çıkış yapıyor bu adam, ne hücuma destek. Keşke o performansına tekrar ulaşsa da hem iyi bir oyuncu seyretsek, hem de Milli takıma faydası dokunsa.

İçler işlemedi de kanatlar işledi mi sanki? Hayır. Özellikle Özer büyük hayalkırıklığı yarattı doğrusu. Kötü oynamasını bekliyordum doğrusu fakat bu kadar kötü olması, bu kadar etkisiz olması inanılmaz doğrusu. Süratle top taşıyan bir Volkan Şen çok çok daha etkili olabilirdi. Arda'nın değerini tekrar anlamak için, Arda'nın neler yaptığını, neler başardığını, ne kadar önemli bir isim olduğunu anlamak için önemli bir maçtı Almanya maçı.

Aurelio'nun sakatlığından sonra oyuna girecek, memlekette 10.000.000 adet bulunan "Cana"vari topçudan bir tanesinin bile milli takım kadrosunda olmaması ise tesadüfle açıklanabilir sanırım. Rıdvan babaya selamlar.

Aurelio'nun çıkışından sonra hücumda hafif bir kıpırdansakta golü inanılmaz bir hatadan yedik. Göstere göstere geldi gol hakikaten. Ömer ne yapıyordu Klose'nin yanında inanın bilmiyorum. Servet'te oradaydı üstelik. Gol yedikten sonra iş bitti zaten. Tamamen Almanya'nın goller bulabileceği, bizim bütün savunma defolarımızın ortaya çıkacağı bir oyun oldu. İkinci yarıyı konuşmaya bile gerek yok. Daha farklı bitebilirdi. Şansımız 3-0'da bitmesi.

Mesut'a vatan haini falan diyenler olacaktır. Zırlamazlar umarım fazla. Mesut yine de sevinmedi. Keşke sevinseydi. İyi oynadı, golünü attı. Helal olsun.

Bizim ise almamız gereken çok ders var.

Hiç yorum yok: